Kuran ve Bayrak Mitingleri - Tarih
- Umay
- 8 Oca
- 2 dakikada okunur
Kuran ve Bayrak Mitingleri -Tarih
AP lideri Süleyman Demirel 1971 Muhtırasından sonra bir daha asla tek başına iktidar koltuğuna oturamamıştır. Çünkü oylarının bir kısmı AP içinden ayrılarak kurulan DP’ye, bir kısmı muhafazakâr parti Necmettin Erbakan’ın liderliğindeki MSP’ye, bir kısmı ise ülkücü Alpaslan Türkeş başkanlığındaki MHP’ye gitmişti. Türkiye’de artık sağın oyları partiler arasında bölünmüştü.
Demirel işte bu bölünen oyları, tekrar kendi partisine kazandırmak ve geçmişteki gibi iktidara tek başına geçmek için seçim meydanlarında Kuran-Bayrak mitingleri yapmaya başlamıştır.
Kuran= kutsaldı ve muhafazakârlığı simgeler olmuştur
Bayrak: vatandı ve ülkücüğü simgeler hale gelmişti
Bu iki kutsal öğe tıpkı bugünün siyasetinde de olduğu gibi geçmişteki sağ partilerin iki önemli sloganı olmuş, bu iki öğe ile halkın oylarına sahip çıkılmaya çalışılmıştı. Batı ülkelerinde de durum aynıdır.
İnsan değerleri üzerinden siyaset her zaman yapılmıştır ve yapılmaya da devam edilecektir; sorun insanların kutsal saydıkları, dokundurmayız dedikleri değerleri parti uğruna, siyasete kurban etmeleri, sorgulamadan, eleştirmeden, düşünülmeden oylarını takım tutar gibi siyasi partilere verilmesi… ve bu böyle gelmiş böyle devam edecek gibi gibi…
Kars Kalesi’ndeki Bayrak Neyin Nesi
Mayıs 1978 yılında AP lideri Süleyman Demirel dönemin Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk ile bir araya gelir ve Ecevit Hükümeti’nin anarşi olaylarını önlemekte yetersiz olduğunu, 1Mayıs’ta Kars Kalesi’ndeki Türk Bayrağının indirilip yerine oraklı çekiçli Komünizm bayrağının çekildiğini… söyler
Demirel “Bugünkü hükümet sol mihraklara” dokunmamaktadır der ve bu söz de olay basında haberdar edilir.
Bu olaydan sonra mitingler düzenlenir; olayı protesto etmek için tabii. Taksim Meydanı’nda bu mitinglerin yapıldığı yerlerden biridir. Bayrağa Saygı Ve Milli inanç Mitingi olarak bilinen mitingde Demirel “Kızıl yılan bu meydanda baş vermiştir. Bu başı mutlaka koparmaya ve ezmeye kararlıyız” der. Eski cumhurbaşkanlarından Celal Bayar da bu mitinge katılmıştır. Taksim alanı “Komünistler Moskova’ya” “Milliyetçi Türkiye” ve “Kahrolsun Komünistler” gibi sloganlarla inler ve Demirel devam eder: “1 Mayıs’ta milli ve manevi değerlerimiz saldırıya uğramış, bu nedenle milli bir şahlanış başlamıştır…
Her şey tamam da dönemin Kars valisi “böyle bir olayın gerçekleşmediğini, zaten oranın askeri bölge olduğunu bundan dolayı da hiçbir sivilin girmesine izin verilmediğini” söylemiştir.
Kars Emniyet Müdürü Hasan Uyar, 28 Mayıs tarihli gazetelere yansıyan açıklamasında Demirel’in iddialarını “İki aydır Kars’ta Emniyet Müdürü olarak görev yapıyorum. Özellikle son aylarda Doğu illerinde halkın etnik yapısından yararlanarak, kasıtlı bir gerilim yaratma çabasına girildi… İki kişi arasındaki kavga, iki mahalle kadını arasındaki tartışma gazetelere sağ-sol çatışması olarak yansıtıldı. Amaç; Halkı gerilim içinde tutarak olay çıkartmak. Görevli olduğum iki aylık dönem içinde Kars ve çevresinde sükunet hâkimdir.”
Emniyet müdürü ayrıca Kars Kalesi’nin kentin kıyısında yükselen sarp tepe üzerinde kurulmuş olduğunu ve kalenin Kars’taki askeri birliklerin kontrolü altındaki bölge içinde olduğunu, kalenin bulunduğu tepenin arka yamacının ise askeri birliklerin yerleşim bölgesi olduğunu da belirtir. Nitekim tümen komutanının kaldığı ev de bu yerdedir.
İktidar uğruna, koltuk sevdası uğruna halkı galeyana getirmek ve halkın da bu galeyana isteyerek, severek gelmesi. Ve sakın her habere, her videoya gözünüz kapalı inanmayın.

Opmerkingen