top of page
Yazarın fotoğrafıUmay

Atatürk İnkılapları - Tarih

 

Atatürk İnkılapları - Tarih


1) HUKUK ALANINDA YAPILANLAR

İnkılapların yapılma amacı: 

-İkili uygulamaları ortadan kaldırmak

-Ulus egemenliğini hakim kılma

-Teokrasiyi kaldırmak, laikleşmek

-Yabancıların ayrıcalıklarını kaldırmak…

Yapılan inkılaplar: 

1) Teşkilat-ı Esasiye'nin İlanı

2) Saltanat ve Hilafet ’in kaldırılması

3) Şeriye ve Evkaf Vekâlet’inin kaldırılması

4) Şeriye mahkemelerinin kaldırılması

5) Mektebi Kuzat’ın kaldırılması(kadı yetiştirilen okul)

6) 1924 Anayasa’nın ilanı

7) Ankara Hukuk Mektebinin açılması

8) Medeni Kanunun Kabulü: İsviçre Kanunu kabul edilmiştir. 1926 yılından itibaren kullanılmaya başlanmıştır.

Kanun ile beraber; resmi nikah zorunluluğu getirilir evliliğe devlet güvencesi sağlanır  erkeğe tek eşliliğin getirir kadınlara evlenme, boşanma ve mirastan eşit pay alma hakkı verilir  evlat edinme hukuk belirlenir  din ve vicdan özgürlüğü güven altına alınır  Müslüman ve Müslüman olmayanlar hukuk önünde eşit sayılır  patrikhanenin hukuki yetkilerinin ellerinden alınır  *toprak hukukunun belirlenir

*İlk kadın avukat Süreyya Ağaoğlu, Anayasa Mahkemesi ilk kadın başkanı Tülay Tuğcu

9) Borçlar Kanunu: İsviçre’den alınır.

10) Deniz Ticaret Kanunu: İsviçre’den alınır.

11) İcra ve İflas Kanunu: İsviçre’den alınır

12) Kara Ticaret Kanunu: Almanya’dan alınır

13) Ceza Muhakemeleri Kanunu: Almanya’dan alınır

14) Ceza Kanunu: İtalya’dan alınır.

15) İdare Kanunu: Fransa’da alınır.

**Medeni Kanunun kabulü, Laiklik, Halkçılık, İnkılapçılık ve Milliyetçilik ilkeleriyle ilgilidir.

 

2) EĞİTİM ALANINDA YAPILAN İNKILAPLAR

Yapılma amaçları: 

-Eğitimdeki ikiliği kaldırmak

-Çağdaş devletler statüsüne çıkmak

-Laik eğitim sisteme geçiş 

-Cinsiyete dayalı farklılıkları ortadan kaldırmak

-Akılcı, bilimsel, çağdaş ve milli hedefler doğrultusunda eğitimi yapılandırma    

-Sınıfsız, imtiyazsız ve kaynaşmış bir sosyal düzen kurma…

Yapılan Faaliyetler ve İnkılaplar

1) TBMM’DE Maarif Vekaleti kurma  *ilk maarif vekili Rıza Nur 

2) Kütahya-Eskişehir Savaşları devam ederken Maarif Kongresi’nin düzenlemesi     

3) Heyeti İlmiye toplantısı yapılarak Sultaniler liselere çevrilmiş, sınıf öğrenci mevcutları azaltırmış, yatılı okulların açılmasına karar verilmiştir 

4) Ali Dersler Programı oluşturulmuştur. Program ile yükseköğretimin alt yapısı oluşturulmuştur. Dil, tarih, hukuk, maliye, güzel sanatlar üzerine dersler verilmiştir. 

5) Tevhid-i Tedrisat Kanununun Kabulü. : ülke eğitimindeki ikiliğe son vermek için yasal bir düzenleme yapılarak 3 MART 1924’te Tevhid-i Tedrisat Kanunu kabul edilmiştir. Bu kanun ile ülkedeki bütün okullar MEB’e bağlanır. Dönemin Adalet Bakanı, bu kanunun uygulanması sürecini hızlandırmak için Şeri ve Mektebi Kudat kapatır.

Bu kanunlar ayrıca *Vakıflar tarafından idare olunan tüm medreseler ve okullar MEB’e bağlanır ve medreselere ayrılan bütçe MEB’e devrolunur

*Yüksek din adamı yetiştirmek için Darülfünun’a bağlı İlahiyat Fakültesi kurulur; İmam, hatip ve din hizmetlisi memur yetişilmek için.

*Savunma ve Sağlık bakanlıklarına bağlı tüm eğitim kurumları da bütçeleriyle beraber MEB’E devrolunur.

***bu kanun Laiklik, Halkçılık, İnkılapçılık ve Milliyetçilik ilkleriyle ilgilidir.

6) Medreselerin Kapatılması: Milli Eğitim Bakanı Vasıf Bey’i yayımladığı emirle medreselerin kapatılması sağlanır 11Mart 1924’te

*Laiklik, İnkılapçılık, Halkçılık ve Milliyetçilik ilkeleriyle ilgilidir.

7) Azınlık ve Yabancı Okullarla İlgili Düzenlemeler: 26 Eylül 1925’te MEB tarafından yayımlanan genelge ile: -Okulların MEB’na bağlı müfettişlerince denetlenmesi:

-Okullarda dini propaganda ve misyonerlik faaliyetlerinin yasaklanması

-Türk milletinin çıkarlarına aykırı faaliyetlerde bulunulmaması

-Tarih, coğrafya ve Türkçe derslerinin Türk öğretmenleri tarafından verilmesi ve bu öğretmenlerin de MEB tarafından atanması

-Yabancı okulların bitirme sınavlarının elçiliklerde yapılmasına son verilir.

-1926 Musevi okullarındaki eğitim Türkçeye çevrilir

**Laiklik, İnkılapçılık, Milliyetçilik ve Halkçılık ilkeleriyle ilgilidir.

8) Maarif Teşkilatı Hakkında Kanunun Kabul Edilmesi: Toplu Tedris yöntemi ile eğitimde deney, gözlem metodu benimsenir. Bu kanun ile (2 Mart 1926)

-İlköğretim ücretsiz ve zorunludur

-Devlet izni olmadan okul açılmayacak

-Ders müfredatları bilimsel esaslar doğrultusunda yapılandırılacak; bunun için ABD’li eğitimci John Dewey’den faydalanır

-Eğitim hayatı ilk, orta ve lise öğretim kurumları olarak yapılandırılır

-Yatılı ve burslu okulların açılması öngörülür

-Eğitimde fırsat eşitliği sağlanacak

-Dil komisyonu ile Talim Terbiye Kurulunun oluşturulması kararı alınır

***Laiklik, Milliyetçilik, Halkçılık, İnkılapçılık ilkeleriyle ilgilidir.

****Bazı kaynaklar Devletçilik ilkesiyle de alakalı olduğunu yazar; eğitimin ücretsiz verilmesi gösterilir

9) Yeni Türk Harflerinin Kabulü: Osmanlı Devleti’nde, Latin harflerinin kabul edilmesine dair 19.yy.’da tartışmalar yaşanmıştır. Batıcılık düşüncesine yatkın olan Abdullah Cevdet de Latin harflerinin kabul edilmesini savunan görüşçüler arasında yer almıştır. Mustafa Kemal ise II. Meşrutiyet zamanında “harp zamanıdır, harf zamanı değildir” demiştir.

İzmir İktisat Kongresi’nde Latin harflerinin kabul edilmesi hakkında görüşler olsa da kongrenin içeriğine uygun olmadığı düşünülür ve reddedilir. En nihayetinde 1 Kasım 1927’de Latin harfleri kabul edilmiştir. Bu çerçevede yüksekokullarda bazı dersler Latin harfleriyle verilmiş, posta pulları Latin harfleriyle çıkarılmıştır; gazetelerde eski yeni harfler bir arada kullanılarak verilmiştir.

*Mustafa Kemal, Latin Harflerini, Gülhane Parkı’nda, Sarayburnu’nda tanıtımını yapmıştır.

**Rakam ve takvim alanlarında yapılan inkılaplar, Latin alfabesi inkılabının yapılması beklentisini artırmıştır.

***Türkiye Cumhuriyeti öncesi Latin harflerini kullanan Özbekistan ve Azerbaycan olmuştur.

Harf İnkılabının yapılma sebepleri: 

-Arap harfleri ile okuma ve yazmanın zor olması 

-Latin harflerinin Türkçe dil yapısına daha uygun olması

-Okuma yazma oranını artırmak

-Türkçenin gelişimini hızlandırmak

-Batı uygarlığı ile yakınlaşmak 

-Yazı ile konuşma dili arasındaki farkı kaldırmak

****Harf inkılabı doğrultusunda Millet Mektepler açılmıştır.

****Milliyetçilik, halkçılık ve İnkılapçılık ilkeleriyle ilgilidir

***** Bazı kaynaklar Laiklik ilkesiyle de alakalıdır der sebebi ise, Kuran dilinin resmi yazısına son verildiği için Laiklik ilkesiyle alakalıdır denir.

10) Millet Mekteplerinin Açılması: Harf İnkılabının kalıcı ve köklü olması için 11 Kasım 1928’de Millet Mektepleri ile ilgili yönetmelik yayınlanmıştır. Mustafa Kemal Paşa Millet Mektebi Talimatnamesi ile Başöğretmen unvanını almıştır.

*24 Kasım 1984’ ise Öğretmenler Günü kutlanmaya başlanmıştır.

**Millet Mektepleri ilk eğitimine Dolmabahçe Sarayı’nda başlamıştır.

Millet Mektepleri ile amaçlanan: 

-Halkın eğitim seviyesini yükseltmek

-Okur yazar oranını artıma

-Aydın cahil arasındaki kültürel farklılıkları kaldırmak

*** Halkın bu mekteplere katılması zorunlu tutulmuş; bu okulu bitirenlerin öğrendiklerinin kalıcı olması için Halk Mecmuası dergisi çıkarılmıştır.

****Milliyetçilik, Halkçılık, İnkılapçılık ilkeleriyle alakalıdır. Ayrıca Devletçilik ilkesiyle de alakalı diyenlerin gerekçesi ise: sosyal devlet anlayışı çerçevesinde halkçılıktır, dolaylı olarak devletçilikle de alakalıdır.

11) Türk Tarik Kurumu'nun Açılması: Kurumun kurulma nedenleri: 

-Türk tarihi hakkında araştırılmalar yapılmasını         

-Türk Milletinin Orta Asya’dan geldiğini ortaya koymak

-Milli duyguların gelişimini sağlamak    

-Halk arasında ortak bir kültür bilincini geliştirmek

-Milli birlik ve beraberliği geliştirmek vs için Nisan 1931’de kurulmuştur.

Bu kapsamda yapılan faaliyetler: -Türk tarihini araştırmak için Kütüphane kurulmuştur

-Bir bilim kurulu oluşturulmuş, yurt dışında Türk tarihi hakkındaki yayınlar incelenmiş ve Türk Tarihinin Ana Hatları ismiyle yayınlanmıştır.

-Kurumun ilk başkanı Tevfik Bıyıklıoğludur; kurum çalışmaları sonrası Türk Tarih Tezi yayınlamıştır ve yine bu kurum Tük Tarih Tetkik Heyet Serisi hazırlanmıştır.

-I.Türk Tarih Kongresi toplanmıştır.(1932)

-Türk Tarih Kurumu tarafından Belleten adlı dergi çıkarılmaya başlanmıştır ve yine ortaokullarda okutulmak üzere 4 ciltlik tarih kitabı hazırlanmıştır.

-Ankara Dil, Tarih, Coğrafya Fakültesi kurulmuştur

-Arkeoloji, Etnografya müzeleri kurulmuştur.

*Milliyetçilik ilkesiyle alakalıdır.

12) Türk Dil Kurumunun Açılması: Dil çalışmaları için yapılan faaliyetler:

 -1928’de Dil Encümeni/Heyeti kurulmuştur.

-Harf İnkılabı yapılmıştır.

-Dil Encümeni tarafında 25 bin kelimeden oluşan İmla Kılavuzu oluşturulur.

-1929 da ders programlarından Arapça ve Fas’ça dersler çıkarılmıştır.

-TDK kurulmuştur.

-Hutbeler Türkçe okunması getirilmiştir.

-Soyadı Türkçe kelimelerden oluşması zorunluğu getirilir.

-Ankara Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi kurulmuştur.

-Dil Bayramı ilan edilir.

-Güneş Dil Teorisi oluşturulurmuştur; Türkçenin dünyadaki dillerim kaynağı olduğu.

*Kurumun ilk başkanı Samih Rıfat

Kurumun kurulma sebepleri: -Türkçenin zenginliğini ortaya çıkarmak ve geliştirmek   -Türk milli kültürü geliştirmek    -Türkçeyi bilim dili haline getirme   -Yazı ile konuşma dili arasındaki farkı ortadan kaldırma   -Türkçeyi yabancı dil kurallarından ve kelimelerinden arındırmak vs.

** Milliyetçilik ilkesiyle alakalıdır.

13) Üniversite Reformu:  Ülkeye çağrılan Albert Malche, akademik hayatla ilgili görüşlerini rapor halinde belirtmiştir; bilimsel yayın, hoca ve yöntem ve tekniklerin yetersiz olduğunu ayrıca yabancı dil öğretiminin  ve Fen derslerinin artırılmasını bildirmiştir. Bu rapor doğrultusunda Darülfunun ismi İstanbul Üniversitesi olmuştur.

Üniversite Reformuna yönelik yapılanlar: 

1925 Ankara Hukuk Mektebi açılmıştır

1926 Gazi Eğitim Enstitüsü açılmıştır.

1933 Yüksek Ziraat Enstitüsü açılmıştır

1936 Mülkiye Mektebi Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesi olmuştur

1924 Musuki Muallim Mektebi açılmış; Paul Hindemith önerilerinden yararlanılmıştır.

1936 Ankara Dil Tarih Coğrafya Fakültesi açılmıştır

*Mesleki eğitim hayatının yürütülmesi için A.Kühne, Omar BUYSE, Frey, G.Stiehler uzmanların görüşlerinden yararlanılmıştır;  ayrıca meslek ve sanat okullar yerel idarelerden alınarak MEB’e bağlanmıştır

**John Dewey önerisi ile köy öğretmen okulları da açılmıştır. Bu kapsam da açılanlar: 1927 Köy Öğretmen okulu, 1936 Eğitmen Kurslar, Musiki Muallim Mektebi, 1937 Köy Eğitim Yurtları,   Gazi Eğitim Enstitüsü

14) Halk Eğitimi Alanındaki Faaliyetleri: Halkı devrimler konusunda bilinçlendirmek için yapılan faaliyetlerdir. Bunlar: - Maarif Konferansları düzenlenmiştir.

-Milllet mektepleri açılmıştır

-Türk Ocakları, Türk Halk Bilgisi Derneği kurumları kapatılarak Halkevlerine dönüştürülmüştür 1932 yılında.

Halkevlerinin şubeleri: DİL, Edebiyat ve Tarih şubesi, Güzel Sanatlar Şubesi, Temsil Şubesi, Spor Şubesi, Sosyal yardım Şubesi, Halk Dershaneleri ve Kurslar Şubesi, Kütüphane ve Neşriyat Şubesi, Müze ve Sergi Şubeleri, Köycülük şubesi

*Halkevlerinin yurt dışında açılan tek şubesi Londra

 

3) KÜLTÜR ve SANAT ALANINDAKİ GELİŞMELER

1) Müzeler:  

-TBMM eski eserleri korumak için Maarif Vekaletine bağlı Asar-ı Atikası Müdürlüğü kurulmuştur.

-Ankara Arkeoloji Müzesi açılmıştır.

-Resim ve Heykel Müzesi açılmıştır.

-Alacahöyük Kazıları başlatılmış, Etnografya Müzesi kurulmuştur.

-Cumhuriyet dönemini içeren İnkılap Sergisi açılmıştır

-Topkapı Sarayı ve Ayasofya Cami’si müze haline getirilmiştir.

2) Heykel:   -Henry Krippel, Türkiye’deki İlk Atatürk heykelini yapmıştır, Sarayburnu’nda. Ayrıca Afyon Zafer Anıtı ve Ankara Zafer Anıtı’nı yapmıştır.

*heykeller Yunus Nadi’nin çıkardığı Yenigün gazetesinin katkılarıyla yapılmıştır.

-Piedro Canoica, Taksim Cumhuriyet Anıtı ve İzmir Atatürk Heykeli’ni yapmıştır.

-Dumlupınar Meçhul Asker Anıtı dikilmiştir.

**Mustafa Kemal, “Sinan’ın heykelini yapınız” diyerek TTK’dan Mimar Sinan’ın heykelinin yapmasını istemiştir.

*** Müstakil ressam ve Heykeltraşlar Birliği kurulmuştur.

***İlk heykel sergisini açan Zühdü Müridoğlu.

3) Tiyatro: -Darülbedayi ismi kaldırılmış yerine İstanbul Şehir Tiyatroları’na dönüştürülmüştür.; Muhsin Ertuğrul önlüğünde tiyatro çalışmaları yapılmıştır.

-Ankara’da Milli ve Temsil Akademisi kurulmuştur; sonradan ismi Ankara Konservatuarı olmuştur.

*İran Şahı Rıza, Türkiye’ye geldiğinde Özsoy adlı operası sergilenmiştir.; bu opera Adnan Saygun tarafından yazılmıştır.

4) Resim: -İbrahim Çallı, İstiklal Savaşı’nda Zeybekler, Karda Yürüyen Adam çalışmalarını yapmıştır.

-Yurt Gezileri projesiyle sanat eserleri halka tanıtılmıştır.

5) Müzik: -Musiki MUALLİM Mektebi açılmıştır.

-Darülelhan ismi kaldırılmış, yerine İstanbul Belediye Konservatuarı kurulmuştur.

-Türk Halk Müziği Arşivi ve Folklor Arşivi açılmıştır.

-Mızıka-ı Hümayun kaldırılmış yerine Cumhurbaşkanı Filarmoni Orkestrası kurulmuştur.

*Cemal Reşit Rey, İstanbul Belediye Konservatuarını kurmuş, Ankara Radyosu’nda görev yapmış ve Onuncu Yıl Marşı’nı bestelemiştir.

**Ulvi Cemal Erkin, Ankara Devlet Konservatuarını kurmuştur.

***Adnan Saygun, İlk Türk operası olan Özsoy Operasını yazmıştır.

6) Mimari: -Vedat Tek tarafından, Tapu Kadastro Binası ve TBMM eski binası inşa edilmiştir.

-Mimar Kemalettin tarafından Gazi Eğitim Enstitüsü ve Vakıf Apartmanı yapılmıştır.

-Orhan Arda ve Emin Onat tarafından Anıtkabir yapılmıştır.

*****Sanayi Nefise Mektebi kapatılarak Güzel Sanatlar Akademisine dönüştürülmüştür.

******Gazi Eğitim Enstitüsü’nde Resim bölümü açılmıştır.

 

4) SOSYAL ALANINDA YAPILAN İNKILAPLAR

Bu alanda yapılan inkılapların nedenleri: ümmet toplumundan ulus toplumuna geçmek 

-Batıl inançların yayılmasını engellemek; akılcı ve bilimsel düşünceyi yaymak ve kuvvetlendirmek

-Batı uygarlığı ile bütünleşmek ve ikili uygulamalara son vermek

-Sınıfsız, imtiyazsız bir toplum düzeni sağlamak

-İnkılapların kalıcı olmasını sağlamak

1) Şapka İnkılabı: Sosyal statü ve dini inancı yansıtan uygulamalara son vermek ve kaynaşmış bir toplum düzeni için 25 KASIM 1925’te inkılap yapılmıştır.

İnkılabın ilk adımı Kastamonu İnebolu’da atılmıştır.

**Bu kanun ile devlet memurları ve hizmetlilerine sadece şapka takması zorunlu hale gelmiştir. Şapka İnkılabı ile, şapka, Türk milletinin başlığı haline gelmiş ve diğer başlıkların kullanımı yasaklanmıştır.

***Laiklik, Halkçılık, İnkılapçılık ilkeleriyle ilgilidir.

2) Kılık ve Kıyafet İnkılabı: 3 Aralık 1934’te Bazı Kisvelerin Giyilmeyeceği Hakkında Kanundur. Yine sosyal statü ve dini inançları yansıtan uygulamalara son vermek içindir. Bu kanuna göre:

-Din adamları, ibadethane ve din törenleri dışında dini kıyafetler giyemezler. Diyanet başkanı, hahambaşı ve patrikhane bu kapsamın dışında tutulmuştur.

-Yasal olan izci, dernek, spor kuruluşları kendilerine özel olan kıyafetleri yönetmeliklere uygun olarak giyebilirler

-Yabancı devletlere ait siyasi, askeri ve milis güçlere ilişkin kıyafetler giyilmesi yasaktır.

-Yabancı devlet mensuplarının, yerel giysi ve işaretleriyle ülkeyi ziyaretleri hükümetin tespit edeceği mercilerin iznine bağlıdır.

-Devlet memurlar uluslararası alanda geçerliği olan kıyafetler giyecektir.

***Laiklik, halkçılık ve İnkılapçılık ilkeleriyle alakalıdır.

3) Tekke, Türbe ve Zaviyelerin Kapatılması:  İnkılabın yapılmasının nedenleri:

-batıl inancı zayıflatmak  -Eğitimdeki ikili yapıya son vermek  -sınıfsız, imtiyazsız kaynaşmış bir toplum düzeni oluşturmak  -inkılapları kalıcı hale getirmek vs

*Bu kanunla beraber bazı unvanların kullanılması da yasaklanmıştır; şeyhlik, dedelik, çelebilik, muskacılık, falcılık vs

**İnkılapçılık, Laiklik, Halkçılık ve Milliyetçilik (din kardeşliğine dayalı bir toplum düzenini engellediği için) ilkeleriyle ilgilidir.

***Şeriye Vekâlet’ine bağlı faaliyetlerini yürüttükleri için Şeriye Vekâlet’inin kaldırılması Tekke, Zaviye ve Türbelerin kapatılmasını hızlandırmıştır.

****Tekke, Zaviye ve Türbelerin mallarına el konulmamış, mülkiyetin şahsa intikaline izin verilmiştir.

*****Tekke ve Zaviyelerin bulunduğu yerlerdeki camilere dokunulmamıştır; kanun sadece tarikatların faaliyetlerini engellemiş dini kurumlara dokunmamıştır.

4) Miladi takvim ve Uluslararası Saat Uygulaması ve Ölçü, Hafta sonu Tatilinin Değiştirilmesi:

-Uygulamada birliği sağlamak, ikiliği kaldırmak  -Uluslararası ticareti kolaylaştırmak  -resmi işleri kolaylaştırmak  -ticari işlerde uyum sağlamak vs

Takvim: Ocak 1926’da Miladi Takvim her alanda uygulanmaya başlanmış Hicri Takvim ise sadece dini günleri belirlemek için kullanılmıştır.

*İnkılapçılık, Laiklik ilkeleriyle alakalıdır.

Saat: Osmanlı döneminde ezani ve vasati şeklinde iki tür saat kullanılmıştır. 1926’daki yeni düzenlemeyle iki tür saat tek indirilerek 24’lü saat sistemine geçilmiştir.

Rakam: 1928’de Arap Harfleri terkedilmiş yerine milletler arası rakamlar kabul edilmiştir.

Ölçü: arşın, endaze, dirhem, okka, kırat, kile ölçek, tas, sinik yerine metre ve kilogram ölçü birimleri 1931’de kabul edilmiştir

Hafta Sonu Tatili:1935’te çıkarılan kanun ile hafta sonu tatili Pazar günü kabul edilmiştir.

 5) Soyadı Kanunu: Resmi işleri kolaylaştırmak, sınıfsız, imtiyazsız, kaynaşmış bir düzen oluşturmak , isim benzerliğinden doğan karışıklığı engellemek gibi nedenlerden ötürü Haziran 1934’te kabul edilmiştir.

*Halkçılık ve Milliyetçilik ilkeleriyle alakalıdır.

**Saffet Arıkan ve Naim Hazım M.Kemal’e Atatürk soyadını vermede etkili olmuştur; İnönü kanun önerisini sunarak Atatürk soyadının kullanımı hakkında yasal düzenlenmesini yapılmasını sağlamıştır; Atatürk soy ismi başkaları tarafından kullanılması yasaklanır.

7) Unvan ve Lakapların Kullanılmasının Yasaklanması: Sınıfsız, imtiyazsız, kaynaşmış bir sosyal düzen kurmak, soyadının kullanılmasını yaygınlaştırmak, ümmetçi toplum yapısını zayıflatmak vs.. için.  Bu kanunla beraber:

-Mareşal, general gibi askeri rütbelerin kullanımı Yüksek Askerî Şura ve Bakanlar Kurulu’nun iznine bağlıdır.

-Yasa karşısında ve resmî belgelerde kişiler yalnızca isimleriyle anılırlar

-Harp madalyaları hariç, rütbe, nişan ya da madalyaların kullanımı yasaktır

-Ağa, hacı, hanımefendi, paşa hazretleri gibi unvan ve lakaplar yasaktır.

8)Türk Kadınına Verilen Haklar: 1930, belediye başkanlığı, 1933 muhtarlık ve 1934’te milletvekilliği seçme ve seçilme hakları verilmiştir.

*Kadınlar ilk kez 1935 yılında vekil seçimlerine katılmıştır.

 

5) SAĞLIK ALANINDA YAPILAN İNKILAPLAR

*Sağlık alanında bakanlık düzeyinde teşkilatlanması I. TBMM döneminde olmuştur; ilk bakan Adnan Adıvar’dır.

*Lozan Antlaşması ile yabancı devletlere tanına karantina ve bulaşıcı hastalık kontrolleri vs sağlık kapitülasyonları kaldırılmıştır.

-1921’de Himaye-i Etfal Cemiyeti Çocuk Esirgeme Kurumu adını almıştır

-1920’de zararlı alışkanlıklara karşı korumak için Yeşilay kurulmuştur.

-1923’te Hilal-i Ahmer Cemiyeti Kızılay adını almıştır.

-1930 Sağlık Bakanı Refik Saydam dönemi Belediye ve Umum Hıfzıssıhha Kanunu ile kolera, veba, cüzzam, kızamık gibi bazı hastalıkların bildirilmesi zorunlu olmuş ve hastalıkların tedavisi için ücretsiz  olması yönünde karar alınmıştır.

-Umum Hıfzıssıhha Enstitüsü kurularak salgın hastalıklarla mücadele etme ve bilimsel çalışmalar yapılmıştır; serum üretimi yapılmıştır.

-Veremle mücadele için Verem Savaş Derneği kurulmuş; Sanatoryum ile Numune Hastaneleri açılmıştır.

-Okullara sağlık dersi konmuştur.

-1937’de Hulusi Behçet, Behçet Hastalığı diye literatüre geçen deri hastalığını bulmuştur.

-Nüfus artışı için teşvik edilmiştir; fazla çocuk sahibi olan aileler yol vergisinden muaf tutulmuş, doğumevleri kurulmuş, fakirlere ücretsiz ilaç dağıtılmış, a000nne ve bebek ölümleri düşürülmeye çalışılmış, göçleri teşvik için gümrük muafiyeti kaldırılmış ve doğum kontrol ilaçları yasaklanmıştır.

*Halkçılık ilkesiyle ilgilidir.

 

6) EKONOMİ ALANINDA YAPILAN İNKILAPLAR

AMAÇ:

-Yabancılara tanınan ayrıcalıkları kaldırma

-Ulusal sermayeye dayalı olmak

-Türk parasının değerini korumak 

-Özel teşebbüse destekleme, özel teşebbüsün yetersiz kaldığı zaman devlet eliyle sanayi yatırımları yapma  vs

*Lozan Barış Antlaşması’yla kapitülasyonlar kaldırılmıştır

-İzmir iktisat Kongresi, Şubat 1923

-Dönemin iktisat bakanı Mahmut Esat Bozkurt’un önerisine uygun olarak çiftçi, tüccar, sanayici, işçilerden oluşan dört meslek grubu temsil edilmiştir.

-Kongre Kazım Karabekir başkanlığında toplanmış ve milli ekonomi sistemi benimsenmiş; alınan kararlar Misak-ı İktisadi/İktisadi yemin olarak isimlendirilmiştir. Kararlar:

-Ulusal sermayeye dayalı bağımsız bir ekonomi

-Yabancıların kurduğu tekellerden kaçınıp hammaddesi ülkemizde bulunan kaynakların sanayisinin kurulmasını sağlamak

-Yerli sermayenin gelişmesini için koruyucu gümrük tedbirleri almak

-İnsan gücüne dayalı üretimden makine gücüne dayalı üretime geçmek

-Özel Teşebbüs faaliyetlerinin devlet tarafından desteklenmesi; Teşvik-i Sanayi Kanunun kabul edilmesi gibi

-Deniz, demir yollarının millîleştirilmesi ve geliştirilmesi, hava yollarının geliştirilmesi

-İşçi haklarının iyileştirilmesi, çalışma sürelerinin düşürülmesi, grev yasasının çıkarılması(tatil-i eşgal), Cuma gününün hafta tatili olması, 1 Mayıs’ın İşçiler Bayramı olarak kabul görmesi

-Aşar vergisinin kaldırılması, ormanların çoğaltılması, tarım araç ve makineleri üretecek fabrikaların açılmasını sağlama

-Ulusal bankalar kurulması

-Kambiyo merkezleri ile nakit para ve tahvil borsalarının millileştirilmesi …

Tarım Alanı:

M.Kemal’in isteği üzerine Cumhuriyet’in 10.Yılı kutlamalarında köylüleri desteklemek için Yurt Gazetesi çıkarılmıştır.

-Aşar Vergisi kaldırılmıştır.

-Orta ve Yüksek Enstitüsü kurulmuştur.

-Numune Çiftlikleri kurulmuş;r; Atatürk Orman Çiftliği, Silifke, Tarsus, Dörtyol örnek üretim merkezleridir.

-Ziraat bankası köylülere kredi vermiştir.

-Tarım Kredi Kooperatifleri kurulmuş; modern üretim tekniklerini öğretmek, kredi vermek, ürettiklerini pazarlamak konularından yardımcı olurlar vs

-Toprak mahsulleri Ofisi kurulmuştur.

-Devlet Ziraat İşletmeleri kurulmuştur.

-Ormanları korumak için Baltalık Kanunu çıkarılmış; ormanların idaresi ve işletmesi içinde kanun çıkarılmıştır.

-Pulluk Kanunu çıkarılmış; pulluk imal edenlere prim ve faizsiz kredi verilmiştir.

-Tütün Reji İdaresi kaldırılmıştır.

-Makineleşmeye teşvik edilmiştir.

-Çiftçiler kullandıkları akaryakıt, zirai ilaçlar, tohumluk buğday için gümrük vergiden muaf tutulmuştur.

-Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu çıkarılmıştır.

-Yabancı ülkelerden küçük ve büyükbaş hayvan ithal edilmiş; hayvan hastalıklarıyla mücadele edilmiştir.

-Medeni kanunla beraber miri toprak rejimi kaldırılmıştır.

-Ziraat öğretimi için yurtdışına öğrenciler gönderilmiştir.

-I.Ziraat Kongresi toplanmıştır.

*Aşar vergisinin kaldırılması, İnkılapçılık, Laiklik, halkçılık, devletçilik ilkeleriyle alakalıdır.

Ticaret:

-I.TBMM dönemi İktisat Vekaleti kurulmuş; ilk bakanı Yusuf Kemal Tengirşek.

-Kapitülasyonlar kaldırılmıştır Lozan Antlaşması’yla beraber.

-Milli Türk Ticaret Birliği Kongresi yapılarak ticari sorun ve çözümler tartışılmıştır.

-Ticaret ve Sanayi odaları Kanunu çıkartılmıştır.

-Kabotaj Kanunu çıkarılarak deniz yolları millileştirilmiştir 1926 da; Türk karasularında yük ve yolcu gemisi işletme hakkı Türk denizcilerine ait olmuştur.

-İzmir Enternasyonal Fuarı açılmıştır.

-1928’de Ticaret Kanunu çıkarılmıştır

-Gümrük Tarife Kanunu çıkarılmıştır 1929’da;  İthalata dayalı tüketimi azaltmak, yerli malı üretimi ve tüketimin çoğaltmak, yerli üreticinin rekabet gücünü artırmak, ülke ekonomisini dışa bağımlı hale gelmesini engelleme, dışsal ticari açığı kapama, dünya ekonomik buhranının etkilerini azaltmak … Milliyetçilik ilkesiyle alakalıdır.

Sanayi:

Teşvik-i Sanayi Kanunu: Özel teşebbüsün devlet tarafından desteklenmesi ve eksik kalınan yerlerde devletin yardımıyla yatırımları yapılması kararı alınmıştır İzmir İktisat Kongresi’nde. Devlet, ulusal sanayinin kurulması için 1927 yılında Sanayi Özendirme Yasası/Teşvik-i Sanayi Yasası’nı çıkarmıştır. Bu kanunla ucuz devlet arazisi ve binalar tahsisi, taşıma, vergi indirimi muafiyeti getirmiş, Kamu kurumlarına %10 pahalı olsa dahi yerli malı kullanma zorunluluğu getirilmiştir.

*Bu kanun 1942’ye kadar yürürlükte kalmıştır. 1929 Ekonomik buhrana kadar çimento, şeker ve dokumacılık sektöründe üretim artışı sağlanmıştır.

**Halkçılık, Milliyetçilik ve devletçilik ilkeleriyle alakalıdır.

***Nitelikli işgücünün yetersizliği, sermaye eksiliği, dünya ekonomik krizi, Lozan Antlaşması’nda sınırlı bir sürede de olsa gümrük vergilerinin yükseltilmesini kısıtlayan hükümlerin bulunması gibi nedenlerinden ötürü 1930’dan itibaren Türkiye, ekonomide Devletçi ekonomi sistemini benimsemiştir.

****1932’de Devlet Sanayi Ofisi kurularak devlet işletmeciliği geliştirilmek istenmiştir. Sanayi Kredi Bankası ve Sümerbank aracılığıyla sanayi yatırımları hızlandırılmıştır.

Beş Yıllık Sanayi Planı:

*Devletçi ekonomiyi benimsenin getirdiği ilk adımdır.

Amaç: sanayi alanında kalkınmayı sağlama, ekonominin dışa bağımlı hale gelmesini engelleme, ithalatı azaltma, acil ihtiyaçları karşılama, özel teşebbüsün bıraktığı boşluğu doldurma vs

Plan 1933’te hazırlanmış, 1934’te uygulanmıştır. Türkiye, bu planın hazırlanmasında teknik ve ekonomik desteği SSCB’den almıştır. Bu plan dahilinde; Paşabahçe Cam, Beykoz Deri, İzmit Kağıt Sanayi(SEKA), Karabük Demir Çelik İşletmeleri, Maden Tetkik Arama Enstitüsü ve Etibank kurulmuştur.

**1934-39 yılları arası yatırımların yapılmasında Sümerbank ve İş Bankasının katkıları olmuştur.

***1937’de İkinci beş Yıllık Plan hazırlanmıştır 1938’te uygulanmaya başlanmıştır; maden, liman, gıda, kimya, yakıt, denizcilik sektörlerine önem verilmiştir. Fakat II. Dünya Savaşı’nın çıkmasından ötürü uygulanamamıştır.

Madencilik:

-ABD ile Cherster Projesi denilen bir imtiyaz sözleşmesi imzalanmıştır. Bu sözleşme ile Samsun-Trabzon-Mersin ve İskenderun limanlarını Süleymaniye, Kerkük ve Musul’a bağlayan bir demiryolu yapımı ve işletmeciliğini, demiryolu güzergahına paralel bir şerit içinde maden ve petrol araması, bulunduğu taktirde 99 yıllığına işletmesini kapsayan, bir yatırım düşünülmüş ve TBMM de imza atmıştır bu sözleşmeye.

*Türkiye bu sözleşme ile Lozan’da Amerika desteğini almayı düşünmüştü. Fakat Musul meselesinde yaşanan gelişmeler sonucu sözleşme 1925‘te feshedilmiştir.

-1925’yte Sanayi ve Maden Bankası kurulmuştur.

- 1935’te Maden Tetkik Arama Enstitüsü kurulmuştur; hammadde kaynakalrı hakkında araştırma yapmak ve hükümete görüş bildirme

-Madencilikteki sorunları çözmek için 1935’te Etibank kurulmuştur.

-Maden ocakları millileştirilmiştir.

-Karabük Demir Çelik İşletmeciliğinin temeli atılmış ancak üretime 1939’ta geçirmiştir.

Ulaşım:

-Adana-Mersin Demiryolu ve Haydarpaşa limanı gibi çok sayıda şirket satın alınarak millileştirilmiştir.

-1923’te ilk kez Demiryolu Hattı İhalesi Türk müteahhitlere verişmiştir; Sivas-Erzurum Demiryolu.

-1925’ten itibaren karayolu yapımına önem verilmiştir; Mükellefiyet-i Bedeniye Kanunu ile Yol Vergisi Kanunu çıkarılarak yol yapımında vatandaşlara çalışma zorunluluğu getirilmiştir.

-1929’ta Şose ve Köprüler Kanunu çıkarılmıştır.

-1926’ta Kabotaj Kanunu çıkarılmış ve 1937’de Deniz Bank kurulmuştur.

-1933’te Hava Yolları Devlet İşletme İdaresi kurulmuştur.

-1926’da Kayseri Uçak Fabrikası kurulmuş; Türk Tayyare Cemiyeti kurulmuş; Tayyare Makinist Mektebi açılmış; TOMTAŞ Uçak ve Motor Fabrikası açılmıştır.

Bankacılık:

-İş Bankası: Cumhuriyet döneminde kurulan ilk bankadır. (1924) İlk Genel Müdürü Celal Bayar’dır. Yerli teşebbüsse sermaye ve kredi desteği sağlamak için kurulmuştur. Hükümet kararıyla kurulsa da özel teşebbüs bankasıdır.

-Sanayi ve Maden Bankası(1925): Banka 1932’de Türkiye Sanayi Kredi Bankası adını almıştır. Bankaya bağlı fabrikalar Devlet Sanayi Ofisi’ne bağlanmıştır. 1933’te ise mal varlığı Sümerbank’a devredilmiştir.

-Emlak ve Eytam Bankası(1926): Halkın yapacağı inşaatları desteklemek ve onlara kredi sağlamak için açılan bankadır. Eytam yani Yetim Sandıklarında bulunan paraların yeni bankaya devredilmesiyle bankanın adı Emlak ve Eytam Bankası olmuştur.

-Merkez Bankası (1930):Devlet adına para basmakla yetkilidir. Hükümetle beraber Türk parasını korumakla görevli; enflasyona karşı mücadele eder. Bankalar arası uyum ve eşgüdümü sağlar. Mali piyasaları izler, altın ve döviz rezervlerini idare eder; para ve döviz piyasasıyla ilgili düzenleyici tedbirler alır.

-Sümerbank (1933): I.Beş Yıllık Kalkınma Planı doğrultusunda açılan çok sayıda fabrikaların işletme ve yönetimlerinden sorumlu olarak Devlet Sanayi Ofisi’nden aldığı fabrikaları işletmiştir. Özel sektör işletmecilerine yardımcı olmuşlardır. Sınai kuruluşlara kredi desteği sağlamak ve bankacılık faaliyetlerinde bulunmuştur. Milli sanayiyi geliştirmek amaçlı tedbirler almıştır.

Ekonomi Alanındaki Diğer Faaliyetler:

-Devlet İstatistik Enstitüsünün Kurulması. 1926’da kurulmuştur. Nüfus sayımı yapmak ve ihtiyaç duyuran sayısal verileri hazırlamakla (enflasyon rakamları vs) görevlidir.  İlk nüfus sayımı modern anlamda 1927 yılında yapılmıştır daha sonra 1935 yılında da yapılmıştır.

-Ali İktisat Meclisinin Kurulması: 1927 yılında kurulmuştur. Hükümete iktisadi konularda danışmanlık yapmak, öneri sunmak ve bilimsel araştırmalar yapmak için kurulmuştur.

-Türk Parasının Kıymetini Koruma Kanunu: 1930 tarihinde kanunlaştırılmıştır. Dünya ekonomik krizinin etkisiyle düşen Türk Lirası’nı korumak için menkul Kıymetler ve Borsalar Kanunu çıkarılmıştır. Krizi karşı alınan diğer tedbirler arasında Türk Parasını Koruma Kanunu da yapılmıştır. Kanun ile: -paranın alım gücünü yüksek tutmak

-Türk Lirasına bağlı tasarrufu özendirmek

-Ekonomik krize karşı önlem alma

-Dövize olan talebi kontrol altına tutmak

-Kambiyo hizmetlerini azaltmak

-Enflasyonla mücadele etmek

-İç İstikraz Kanunu: Olabildiğince dış borç alınmamış onun yerine iç kaynaklarla iktisadi sıkıntılar giderilmeye çalışılmıştır. Bu sebeple İç İstikraz yani borçlanma Kanunu kabul edilmiş ve devletin iç borçlanması kolaylaşmıştır.

-Osmanlı Borçlarının Tasfiye Antlaşması’nın Kabulü: 1928 yılında PARİS’TE imzalanan antlaşmayla ödeme koşulları yeniden belirlenmiştir. Lozan’da 20 yıl olarak belirlenen Osmanlı borçlarının ödeme süresi 30 yıla çıkarılmış; borçların yazan döviz üzerinden ya da altın lira üzerinden ödenmesi kararı vardır.

Atatürk dönemi yapılan diğer faaliyetler:

-İnhisarlar İdaresi Umum Müdürlüğü kurulmuştur.

-Gümrükler Umum Müdürlüğü Kurulmuştur.

-Hilal-i Ahmer Günü kutlanmaya başlanmıştır.

-Bayrak Yasası kabul edilmiştir.

-Türk Gazeteciler Birliği kurulmuştur.

-Matbuat Kanunu kabul edilmiştir.

1929 DÜNYA EKONOMİK KRİZİNE KARŞI TÜRKİYE’YE ETKİSİ VE TEBDİRLERİ

1929 yılında ABD’de, Kara Perşembe olarak isimlendirilen günde, borsaların çökmesi, dünya ekonomik buhranını yaratmıştır. Türkiye’de krizin etkisiyle sanayi yatırımları azalmış, üretim düşmüş, ticari hacim azalmış ve yurtta işsizlik ve yoksulluk artmıştır.

Türkiye’nin bu dönemde aldığı tedbirler:

-Yeni Gümrük Tarifeleri Kanunu ile koruyucu gümrük politikası uygulanmıştır.

-Kazım Özalp tarafından Milli İKTİSAT VE Tasarruf Cemiyeti kurulmuştur.

-Türk Parasının Kıymetini koruma Kanunu çıkarılmıştır.

-Kibrit Tekeli Antlaşması yapılarak ABD’ye borçlanılmıştır.

-Serbest Cumhuriyet Fırkası kurularak ekonomi krizinde yeni fikirler için yol alınmaya çalışılmıştır. (SCF Liberal ekonomiyi benimser)

-Merkez Bankası kurulmuştur.

-Tasarruf ve Yerli Malı Haftası oluşturulmuştur.

-Atatürk yurt gezilerine çıkarak daha yakın gözlemlerde bulunmuştur.

-İktisat vekili tarafından İktisadi Vaziyetimize Dair Rapor hazırlanmıştır.

-Devletçi ekonomi benimsenmiştir.

-Gümrük ve İnhisarlar Bakanlığı kurulmuştur

-I. Beş Yıllık Sanayi Planı oluşturulmuştur.

 
Atatürk İnkılapları - Tarih
Mustafa Kemal ATATÜRK
 

1 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Commenti

Valutazione 0 stelle su 5.
Non ci sono ancora valutazioni

Aggiungi una valutazione
bottom of page